¿Trakya, insan¿ ve kültürü ile kendine özgü, renkli bir dünyad¿r. Tarihin ac¿ olaylar¿n¿ bir ¿alla kapat¿rcas¿na dünyaya ne¿e ile bakan insanlar¿n hayat¿ orada bir gökku¿a¿¿ gibidir. Haluk Ecevit, göçmenli¿i ruhundan silip atamayan ama Trakya¿n¿n kadim ya¿am biçimi ile birle¿tiren insanlar¿n hayatlar¿n¿ anlat¿yor kitab¿nda. Ya¿anm¿¿l¿klar, Ecevit¿in kaleminde öykülere dönü¿ürken, okur kendi hayat¿na tutulmu¿ ayna gibi her ¿eyi ama en çok da yak¿n geçmi¿ini orada görebiliyor. El aynas¿nda yüzler de görülebilir onun öykülerinde, art¿k unutulmu¿ bak¿r t¿ra¿ tas¿ da. Trakya¿n¿n tozlu yollar¿ndaki Magirüs minibüsler de kendini hat¿rlat¿r, misketler ve onlarla oynanan mors da. Ba¿ka bir deyi¿le, Haluk Ecevit, di¿er kitaplar¿nda oldu¿u gibi Darmaperu¿an¿da da hayat¿n ta kendisini anlat¿yor.¿