Dag, köpee bir kez daha gözlerini dikti ve o anda kesin kararn aklna yerletirdi. Bu köpei kendi gemisine uçuracakt. Yoksa büyük bir ey yitireceinden emin olabilirdi. lkin saf saf düünerek, fenerlerin oluturduu k çemberinin krlmayan d ksmna çkmak için admlarn o yana doru att. Kumsalda geziniyormu gibi yapt. Aa yukar yüz metre uzaklanca, kuma oturup beklemeye balad. Öte yandan da kendi kendine yorumlar yapyor ve bir eyler mrldanyordu. Karanlkta kayklarn kyya yanatn belli eden kürek seslerine bir kez daha kulak verdi. Mrldanmas artk duyulur olmutu:
"Bu köpek en azndan yüz dolar eder. Eer onu kibar ve güzel bir bayana yüz dolara sattktan sonra, paray cebe indirirken, srtarak kendisine bir 'Uzun ömürler, Hanmefendi!' diyemezsem, ben de bir Teriyeyi bir tazdan ayrt edemeyecek, kalb be para etmeyen ayya herifin tekiyim, demektir."