Murad Han imanca, kemik yaps fil gibi salam ve ayn zamanda ateîn bir ruha sahipti. Komakta olan bir attan dierine atlyor, att cirit yaydan boanan ok gibi gidiyordu. Oklar ise tüfek mermisinden daha uzaa düüyor, okuyla demir levhalar deldii söyleniyordu.
Hind âh Hurrem ona fil kulandan ve gergedan postuyla kapl bir kalkan göndermiti. Elçisi: "Sultanm, buna tüfek ve klç kâr etmez" dediinde mzran vurup temrenini arkadan çkarmt. Mert Pâdiah o kalkann içine be yüz altn koyup elçiye verdi. O da onu Hind Pâdiahnn saray kapsna asmak üzere geldii yere götürdü.
ran'a Sultan Süleyman'n snrn kabul ettirmi ve devleti hep zirvede görmek istemiti. Aknclar ise Bavyera'ya kadar girip burann taht ehri Ratisbon'u atelere yakmlard. O, Süleyman Han'dan sonra ordusunun banda sefere çkarak parlak zaferle dönen ilk Pâdiah't.
Onun ölümü de hayat gibi muhteemdi: binip gazaya gittii mehur atlar tersine eyerlenip tabutunun önünde yürütüldü. Yani o sadece tütün yasayla anlacak kadar sradan bir cihangir deildi...